Çevirmen: Ayça Sabuncuoğlu
Yayınevi: Can Yayınları
Goodreads Puanı: 4,25
Arka Kapak:
Stefan Zweig'ın Brezilya'da sürgündeyken yazdığı ve Şubat 1942'deki intiharından birkaç ay önce tamamladığı Satranç, Avrupa kültürünün nasyonal sosyalist tehlike altında yok oluşuna işaret eder.
Avrupa kültürüne elveda derken yaşama da veda etmeyi seçen Zweig'ın son yapıtı Satranç, gerilimli kurgusu ve kahramanın ruhsal gelgitlerinin işlendiği dokusuyla, kısa ama her bakımdan etkileyici olağanüstü bir uzun öyküdür.
Yorum:
Bazı kitaplar incedir, çabuk biter, lakin sanki binlerce sayfalık bir kitap okumuş kadar olursunuz. İşte Stefan Zweig'ın intiharından birkaç ay önce tamamladığı, yazdığı son kitabı olan Satranç tam olarak bu şekilde açıklanabilir.
Tahmin edilenin aksine oyunu anlatmayan bu uzun öykü kitabı, uzun bir hapis hayatı yaşayan Dr. B.'nin satranç oyununu anlatan bir kitabı gizlice hücresine götürüp oyunu öğrenmesini konu alıyor.
İşte ardından Dr. B.'nin içlerinden birine hayat hikayesini anlatmasıyla başlıyor asıl konu. Dr. B. uzun bir süre hapis hayatı yaşayan, bu süre zarfında sıkça sorgulanan bir avukat. Kaldığı yer oldukça boş ve aslında kendisinin de fark ettiği gibi konuşması için kendisine bedensel değil, hiçlik üzerinden psikolojik baskı kuruluyor. Delirme noktasına gelen Dr. B. bir sorguda bulduğu kitabı gizlice odasına götürüyor ve bu kitapla satranç öğrenmeye başlıyor.
İlk başlarda oldukça masum bir şekilde kareli çarşaf ve ekmek parçalarıyla kendisine satranç düzeneği kuran Dr. B., daha sonra kendisini geliştirerek, kafasında hayal ederek oynamaya başlıyor. Asıl korkutucu tarafı, kafasında hem beyaz hem de siyah olarak oynamaya başlayan Dr. B.'nin, yenildikçe ve üzüldükçe bir karmaşa yaşaması. Beyin humması geçiren Dr. B. hapis hayatından kurtulduktan sonra da etkilerin devam ettiğini görerek 25 yıl boyunca satrancın yanından bile geçmiyor.
Hikayesi bittikten sonra Dr. B. ile Czentovic bir turnuva yapıyorlar ve siz tırnakalarınızı kemiriyorsunuz.
Hayatımda okuduğum en iyi kitaplar biri olduğunu çok net bir şekilde söyleyebileceğim Satranç'ı herkesin okumasını tavsiye ediyorum. İyi okumalar dilerim. :)
Puan: 5/5
"İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız."
"...satrançta kendine karşı oynamak, kendi gölgenin üstünden atlamak gibi bir çelişkidir."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder